Türkçe, dünya dilleri arasında yapı yönüyle sondan eklemeli; köken bakımından da Ural-Altay dil grubunun Altay dilleri ailesi grubunda yer alır. Yapı yönüyle eklemeli bir dil olan Türkçede çekim ve türetme son eklerle yapılır.
Ekler, Türkçenin dünya dilleri arasındaki yeri hakkında bize en net bilgiyi verir. Türkçede ekler, yapım ve çekim eki olmak üzere ikiye ayrılır. İstisnaları olsa da önce yapım eki veya ekleri sonra çekim eki veya ekleri gelir. Yapım ekleri dört şekilde oluşur. İsimden isim yapım eki, isimden fiil yapım eki, fiilden isim yapım eki ve fiilden fiil yapım eki.
Türkçede yapım ve çekim ekleri kelimenin kökünü değiştirmez. İki kelimede istisna olmak üzere kök değişir. "Ben" sözcüğü yönelme hal eki aldığı zaman "bana"; "sen" sözcüğü de "sana" şekline dönüşür.
Ekler bakımından çok zengin bir dil olan Türkçede yeni sözcükler ekler aracılığıyla oluşturulur. Göz-gözlük-gözlükçü-gözlükçülük gibi. Türkçede "tamlayan" önce "tamlanan" sonra gelir. (okulun bahçesi, güzel bahçeler, kırk hadis gibi)
Sıfatlar, isimlerden önce (mavi elbise, bir kitap, çalışkan insanlar gibi) gelir. Türkçede soru ekleri bulunur. Bu soru ekleri soru sıfatı, soru zarfı, soru zamiri ve soru edatı şeklinde karşımıza çıkar. Hangi insan? (soru sıfatı), Kim geldi? (soru zamiri), Nasıl yazdı? (soru zarfı), Geldi mi? (soru edatı) gibi.
Türkçe sözcükler, kalınlık-incelik,
düzlük- yuvarlaklık uyumuna uyar. Diğer bir deyişle Türkçe sözcüklerde büyük ve
küçük ünlü uyumu vardır. Türkçede ortak ekler bulunur. Türkçe ve Macarca
arasında bu ortaklık daha belirgindir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder