1313'te İtalya'nın Certaldo kentinde dünyaya gelen Boccacio, 1375'te yine Certaldo kentinde vefat eder. Babası İtalyan bir tüccar, annesi de Fransız kökenli biridir. Floransa'da büyüyen Boccacio, babasının Napoli'ye taşınması sonucu o da oraya taşınır. Babasının evinde özel dersler alıp kendini yetiştirir. Studium'da hukuk eğitimi alır.
Petrarca ile Rönesans hümanizminin temellerini atar. Dante'den esinlenen Boccacio, edebiyatı klasik eserlerin düzeyine yükseltir.
İtalyan edebiyatında önemli bir yazar ve şair olan Gıovanni Boccacio, Dünya edebiyatında küçük hikâye tarzının kurucusu olarak kabul edilir. "Dacemeron" adlı eserindeki öyküler çağdaş öykünün ilk örneği sayılır. Öykülerinde insanın sorunlarına, tutku, öfke ve sevinç gibi farklı boyutlarına yer verir.
Fransız edebiyatından etkilenen Boccacio,
astronomiye özel bir ilgi duyar. Akdeniz kültürünü inceleyen sanatçı sürekli
okur. Obezite sorunuyla karşı karşıya kalır ve ömrünün son demlerini
hastalıklarla geçirir.
Eserleri
Decameron: Boccacio, bu eserini 1349'de yazmaya başlar. 1352'de bitirmesine karşın 1370 ve 1371 yıllarında eserini yeniden yazar. 100 öyküden oluşan bu eser, "on günlük olay" anlamına gelir. "Decameron"da günde 10 öykü anlatılır, öyküler de 10 günde sona erer. Halk ağzıyla ve İtalyanca yazdığı bu yapıtında Boccacio, bir çağın günlük yaşama şeklinden realist gözlemleri aktarır.
1348'de Avrupa'da baş gösteren veba salgını Boccacio'yu oldukça etkiler. Salgın günlerinin Florensa'sı Decameron'da yer bulur. Ayrıca kadın-erkek ilişkileri, menfaatperest din adamları, mutluluklar, gönül yaraları öykülerdeki başlıca konuları oluşturur. Boccacio, bu eserinde ortaçağ temalarını merkeze alıp işlese de eser, hümanizmanın habercisi bir kültürü içerir.
Ayrıca bakınız
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder