Öykü ve romanlarıyla tanınan Sadri Ertem, 1984'te İstanbul'da doğdu. Bir subayın çocuğu olduğu için çocukluk yılları Anadolu ve Rumeli'nin çeşitli kentlerinde geçti. İstanbul'da yer alan Darülfünun Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü'nden 1920'de mezun oldu. Mezun olduktan sonra memuriyet hayatına başladı. İlkin İstanbul'da farklı birçok okulda edebiyat dersleri verdi.
Sadri Ertem, Milli Mücadele'ye katkı sunmak için Anadolu'ya geçti. Burada "Hâkimiyet-i Milliye" ve "Yeni Gün" gazetelerinde yazı işleri müdürlüğü yaptı. "Son Telgraf" gazetesinde başyazarlık yaptı. Bu görevdeyken yürürlükte olan "Takrir-i Sükûn" kanununa aykırılıktan İstiklal Mahkemeleri tarafından yargılanır ve beraat eder. Matbuat Umum Müdürlüğü Memleket İşleri Müşaviri görevinde de bulunur. 1939'da TBMM'de Kütahya milletvekili olur.
1927'den
ölümüne dek birçok gazete ve dergide öykülerini ve incelemelerini yayımlar. İlk
hikâyesi 1917'de "Genç Yolcular"da çıkan Sadri Ertem, 13 Kasım
1943'te Ankara'da vefat eder.
- Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı'nda
toplumcu-gerçekçi anlayışla eser veren roman ve hikâye yazarlarındandır.
- Eleştirel gerçekçi akımın etkisinde eserlerini
oluşturan Sadri Ertem, edebiyatın çeşitli sorunlarına maddeci felsefenin
etkisinde yaklaşır.
- Eserlerinin konularını, işçilerin hayatları,
sömürülmeleri, ağa-tüccar sömürü düzeni ve fabrika-işçi ilişkileri gibi toplumsal
sorunlar oluşturur.
- Edebiyatın görevinin emekçi kesimi
bilinçlendirmek olduğunu savunur.
- Atatürk ilkelerini toplumculukla bağdaştırmaya
çalışır.
- Duygusallıktan ve psikolojik derinlikten uzak,
bütün gücünü düşüncelerden alan bir anlatımı vardır.
- Eserlerinde sanat kaygısı taşımaz. Yapıtları
bilgilere dayalı bir gerçeklik anlayışı içerisinde açıklar. Biçim
kaygısından uzak olan eserlerinde yalın anlatım öne çıkar.
- "Yeni Gün" ve "Hâkimiyet-i
Milliye" gazetelerinde yazı işleri müdürlüğü görevlerini üstlenir.
- Ertem, birçok dergi ve gazetede hikâye ve
incelemeler yayımlar.
- Bazı yapıtları Rusça, Fransızca, Almanca,
İngilizce, Yunanca, Çince ve Arapçaya çevrilir.
- Türk edebiyatında işçi sorunlarından söz eden ilk
eserler olan "Bacayı İndir Bacayı Kaldır" öyküsü ile
"Çıkrıklar Durunca" romanını yazar. Bu eserlerde fabrikadan
çıkan ithal kumaşların yerli dokumacılığı yok etmesini ve bunun sonunda
oluşan işsizliği işler. "Çıkrıklar Durunca" sosyal roman türünün
ilk örnekleri arasında yer alır.
- "Bir Varmış Bir Yokmuş" romanında
Tanzimat'la başlayan kapitülasyonların yol açtığı felaket ve sarsıntıları
anlatır.
- "Düşkünler" romanında Tanzimat'la
başlayan yüksek sınıf memur bürokrasisinin zamanla nasıl yozlaştığını dile
getirir.
- "Yol Arkadaşları"nda ise Batı Anadolu'da
yer alan bazı kasaba ve şehirleri anlatır.
Bir
Varmış Bir Yokmuş
Çıkrıklar
Durunca
Yol
Arkadaşları
Düşkünler
Korku
Silindir
Şapka Giyen Köylü
Bacıyı
İndir Bacayı Kaldır
Bir Şehrin Ruhu
Bay Virgül
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder