Şair kimliğiyle öne çıkan Edip Cansever, 8
Ağustos 1928'de İstanbul'da dünyaya geldi. Kumkapı Ortaokulunu bitirdi. Liseyi
İstanbul Erkek Lisesinde okudu. Bir süre Yüksek Ticaret Okuluna devam etti
fakat burayı bitirmeden ticarete atılmaya karar verdi. Edip Cansever,
Kapalıçarşı'da turistik eşya ve halı ticareti yaparak ticarete başladı.
Yazın hayatına şiirle başlayan Edip Cansever, ilk şiirlerini "İstanbul" dergisinde yayımlar. İlk şiirlerinde Garipçiler'in etkisinde kalarak yaşama sevincini işler. Daha sonraki şiirlerinde anlam kapalılığı ön plana çıkar. "Yücel", "Edebiyat Dünyası", "Fikirler", "Kaynak", "Yenilik", "Dost", "Yeditepe" ve "Türk Dili" dergilerinde şiirlerini yayımlar. Bu şiirlerini "İkindi Üstü" kitabında toplar. 1951'de arkadaşlarıyla "Nokta" dergisini çıkarır. Kurucusu olduğu bu dergide şiirleri çıkar.
Edip Cansever, "Yerçekimli Karanfil" adlı şiir kitabıyla büyük beğeni toplar ve 1958 Yeditepe Şiir Armağanı'nı kazanır. "İkinci Yeni" şiirinin karakteristik özellikleri bu şiirinde görülür. 1976'da "Ben Ruhi Bey Nasılım" adlı kitabını yayımlar. Bu kitapla 1977'de Türk Dil Kurumu şiir ödülünü kazanır. Sonra bütün şiirlerini "Yeniden" ismiyle bir araya getirir. Bu şiir kitabıyla da "Sedat Simavi Edebiyat Ödülü"nü kazanır.
1976
yılına kadar Kapalı Çarşı'da ticaret yapar. Bu tarihten sonra tamamen şiire
yönelir. Tatil için gittiği Bodrum'da geçirdiği beyin kanaması sonucu
İstanbul'a tedaviye getirilir. 28 Mayıs 1986'da İstanbul'da hayata veda eden
şairin cenazesi Rumelihisarı'na defnedilir.
Edebi
Kişiliği
- İkinci Yeni'nin önde gelen şairlerinden olan Edip
Cansever, bu akım içinde en çok ve en uzun süre şiir yazan sanatçıdır.
- Varoluşçuluk (Egzistansiyalizm) akımından
etkilenir. Düşünce tarafı ağırlıklı şiire yönelir.
- Düzenin çürümüşlüğünü, kokuşmuşluğunu toplumcu
gerçekçi bir anlayışla dile getirir.
- Değişik bir söyleyiş ve imge düzeninin hâkim
olduğu şiirlerinde Çağdaş insanın yabancılaşmasını düşünsel yönü ağır
basan bir anlayışla işler.
- İlk şiirlerini "İkindi Üstü" isimli
yapıtında toplar. Bu şiirlerinde büyük bir şehirde varlıklı bir
delikanlının yaşama sevincini işler.
- Serbest şiirler kaleme alır. "Dize
işlevini yitirdi." diyerek çeşitli tartışmalara sebep olur.
- Şiirin dizeleriyle oynayarak şiiri düzyazıya
yaklaştırır. Soyutlamaya başvurur.
- Dize alışkanlığını tamamen kırmış olması Edip
Cansever'i İkinci Yeni topluluğu sanatçılarından ayıran en önemli fark
olur.
- Soluklu uzun şiire meyleder.
- İnsanlar ve nesneler arasında büyük bir bağ
olduğunu düşünüp ona göre şiirler kaleme alır.
- Şiirlerinde tiyatro önemli bir yer tutar. Şiirde tiyatrodan esinlenen
diyaloglar kullanır. Klasik
Yunan üslubu ve tiyatro diyaloglarına şiirlerinde sık sık rastlanır.
"Nerde
Antigone", "Tragedyalar", "Çağrılmayan Yakup"
eserlerinde bu özelliklere rastlanır.
- Şiirlerinde "otel" metaforunu çokça
kullandığı için "Oteller Şairi" olarak anılır.
- Diyalog ve iç monologlara başvurur. Dizenin
işlevsizleştiğini düşünür.
- Düzyazının imkânlarından faydalanma yoluna gider.
Öykülemeye de yer verir.
- İlk bakışta hiçbir şey anlatmaz görünür.
"Anlamsız" olarak nitelenen yapıtlar verir.
- Divan şiirinden de etkilenen Edip Cansever,
anlatımda resmin anlatma olanaklarından yararlanır.
- "Yerçekimli Karanfil" en önemli şiir
kitabı olarak öne çıkar.
- "Masa da Masaymış Ha" şiirinde
Edip Cansever, bir masa ve bu masaya bırakılan nesneler üzerinden birçok
dünya görüşünü, yaşayış tarzını, fikrini büyük bir ustalıkla işler.
- Edip Cansever, edebi yaşamına birçok ödül
sığdırır. 1958'de "Yerçekimi Karanfil" eseriyle Yeditepe Şiir
Armağanı'nı; 1977'de "Ben Ruhi Bey Nasılım" şiir kitabıyla Türk
Dil Kurumu Şiir Ödülü'nü; 1982'de de "Yeniden" şiir kitabıyla
Sedat Simavi Edebiyat Ödülü'nü kazanır.
Eserleri
Şiirleri
İkindi Üstü
Dirlik
Düzenlik
Yerçekimli
Karanfil
Kirli
Ağustos
Umutsuzlar
Parkı
Petrol
Şairin
Şiir Defteri
Yeniden
Oteller
Kenti
Bezik
Oynayan Kadınlar
Sevda
ile Sevgi
Ben
Ruhi Bey Nasılım
Sonrası
Kalır
Tragedyalar
Nerede Antigone
Deneme
Gül
Dönüyor Avucumda
Şiiri Şiirle Ölçmek
Edip Cansever'in Şiirlerinden Örnekler
YERÇEKİMİ KARANFİL
Biliyor musun az az yaşıyorsun içimde
Örneğin rakı içiyoruz, içimize bir karanfil düşüyor gibi
Bir ağaç işliyor tıkır tıkır yanımızda
Midemdi aklımdı şu kadarcık kalıyor.
Sen o karanfile eğilimlisin, alıp sana veriyorum işte
Sen de bir başkasına veriyorsun daha güzel
O başkası yok mu bir yanındakine veriyor
Derken karanfil elden ele.
Görüyorsun ya bir sevdayı büyütüyoruz seninle
Sana değiniyorum, sana ısınıyorum, bu o değil
Bak nasıl, beyaza keser gibisine yedi renk
Birleşiyoruz sessizce.
Edip Cansever
Ayrıca bakınız
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder