Tanzimat Dönemi'nde gazeteci ve yayıncı kimliğiyle ön plana çıkan Ahmet Mithat Efendi, 1844'te İstanbul'un Tophane semtinde doğdu. Çok küçük yaşlarda babasını kaybetti.
Büyük geçim sıkıntısı içinde büyüyen Ahmet Mithat Efendi, öğrenimine Vidin'de bir mahalle mektebinde başlar. Sonra İstanbul'a dönerek öğrenimine Tophane Sıbyan Mektebinde devam eder. 1861'de tekrar Vidin'e gittikleri için burada Niş Rüştiyesini bitirir.
Ahmet Mithat Efendi, Rusçuk'ta bir devlet dairesinde memur iken Arapça, Farsça ve Fransızcasını ilerletir. Mithat Paşa, onun çalışma azmine hayran kaldığı için ona "Mithat" lakabını verir. 1868'de Tuna Gazetesi'nde yazar olarak göreve başlar. Gazetenin başyazarlığını yapar. Osman Hamdi Bey ile tanışmasıyla Batı kültürünü öğrenir.
Bir süre Bağdat'ta bulunduktan sonra İstanbul'a dönen Ahmet Mithat Efendi, burada "Letaif-i Rivayat" eserini yazar. Ardından "Kıssadan Hisse" eserini kaleme alır. Bu arada Genç Osmanlılar ile ilişki kurup Namık Kemal ile tanışır.
Yazdığı yazılar nedeniyle Ebuziyya Tevfik ile 38 ay kaldığı ve sanat hayatında önemli eserler kaleme aldığı Rodos'a sürülür. "Hasan Mellah", "Hüseyin Fellah" ile "Dünyaya Yeniden Geliş" eserlerini burada kaleme alır.
IV.
Murat'ın başa geçmesiyle İstanbul'a döner. İstanbul'da gazetecilik, yayıncılık
ve romancılığa ağırlık verir. "İttihad" ismindeki gazeteyi çıkarır.
Sanat dünyasında ve yayıncılıkta önemli bir yer tutan "Tercüman-
Hakikat" gazetesini 1878'de yayımlamaya başlar. 1908 yılına dek
Tercüman-ı Hakikat gazetesinde roman, hikâye ve makaleler yazmaya devam
eden Ahmet Mithat Efendi, 28 Aralık 1912'de vefat edip Fatih Camisi
Mezarlığı'na defnedilir.
Ahmet Mithat Efendi, Tanzimat Edebiyatı birinci döneminde yayıncı, gazeteci kimliğiyle ön plana çıkar. Tanzimat Dönemi'nde halk için roman anlayışını başlatan yazardır. Halk yazarı olarak bilinen Ahmet Mithat Efendi, bütün eserlerini halkın konuşma zevkini arttırmak amacıyla yazar. Yani "sanat toplum içindir" anlayışına bağlıdır.
En büyük arzusu okuyan bir toplum oluşturmak olan Ahmet Mithat Efendi; tarih, sanat, anı, bilim ve coğrafya alanındaki bilgileri romanlarına aktararak halka bilgi vermeyi amaç edinir. Eserlerinde özellikle Avrupa'nın bilim ve sanayi alanındaki ilerlemesini över. Ayrıca Osmanlı toplumunun ahlaki değerlerinin korunması gerektiğine de vurgu yapar.
Ahmet Mithat Efendi, çok sayıda esere sahip olduğundan ona, "yazı makinesi" ya da "ilk öğretmen" isimleri verilmiştir. Otuz altısı roman olmak üzere iki yüze yakın eser kaleme alır. Roman, makale, öykü, tiyatro, anı, gezi, tarih, felsefe, hukuk, coğrafya, iktisat, ziraat gibi birçok alanda eserleri vardır. Kısacası Ahmet Mithat Efendi, şiir hariç her alanda eser vermiş birisidir. İlk eserlerinde romantik özellikler ön plana çıkar. Sonraki eserlerinde natüralist özellikler belirginleşmiş olsa da genel anlamda romantizm ile bütünleşmiş biridir, denilebilir.
Ahmet Mithat Efendi, polisiye, tarih, Batılılaşma, aşk, cariyelik, macera başta olmak üzere hemen hemen her konuda roman yazmıştır. Sanat kaygısı taşımadığı için romanları sanatsal açıdan oldukça zayıftır. Ahmet Mithat Efendi, ilk romanlarında özellikle batılı yazarları bilhassa Fransız batılı yazarları örnek alır. Romanlarındaki olay örgüsünü birden çok kahramanın serüveni üzerine ve birbirinin içine geçecek şekilde düzenler. Olaylar, bazen yazarın hiç görmediği yerlerde geçer.
Ahmet Mithat Efendi, halk kitlesini esas alarak didaktik eserler kaleme aldığı için halkın kolaylıkla anlayabileceği sade bir dil kullanmayı tercih eder. Üslubunda da bu sadelik görülür.
Kıssadan hisse çıkarmak, okuyucuya ibret dersi vermek Ahmet Mithat Efendi'nin en önemli amacını oluşturur. Olayın akışını kesip okuyucuya bilgi vermek veya okuyucunun konuyla ilgili bilgisini öğrenmek için soru sorma anlatım tekniğine başvurmak anlatımındaki en dikkat çekici unsurdur. Bu meddah tarzı anlatım ile yani okuyucuyla diyalog kurma yöntemiyle okuyucunun dikkatini konu üzerinde toplamaya çalışır. Eserlerinin sonunda iyiler mutluluğa kavuşurken kötüler cezalandırılır. Bu özellikler, romanlarını teknik açıdan kusurlu kılar.
Osmanlı basın dünyasının en uzun ve en etkili gazetelerinden olan birçok sanatçının da yazılarını yayımladığı "Tercüman-ı Hakikat" gazetesi başta olmak üzere Türk yayın hayatına birçok gazete (Basiret, Tuna) ve dergi (Dağarcık, Kırkambar) kazandırır.
Ahmet Mithat Efendi, "Açıkbaş", "Ahz-ı Sar" ve "Ziba" gibi eserlerle tiyatro alanında da önemli yapıtlara imza atar. Tiyatroları daha çok operet ve dram tarzındadır.
Eleştiri türünde de önemli çalışmalara imza atar. Servetifünun neslini hedef alarak yazdığı "Dekadanlar" adlı yazısı Türk edebiyatının en meşhur eleştiri örneklerinden biri olarak bilinir. Bu eser, önemli bir tartışmanın yaşanmasına da neden olur.
Ahmet Mithat Efendi; Batılaşmayı yanlış
algılayanları "Felatun Beyle Rakım Efendi" eserinde eleştirir.
Romanda iki tipin çatışmasını konu edinir. Alafranga tutkunu, zamanının çoğunu
eğlence yerlerinde geçiren aşkı yüzünden bütün servetini tüketen ve borca batan
Felatun Bey ile düzgün bir hayat süren iyi bir öğrenim alıp memur olan ve
yabancılara verdiği Türkçe derslerle büyük miktarda para kazanan Rakım Efendi
tipleriyle yanlış Batılaşmayı işler.
Ahmet Mithat Efendi, Tanzimat Edebiyatı'nda ilk macera romanlarını yazan kişi olarak da bilinir. "Hasan Mellah", "Hüseyin Fellah" romanları Tanzimat Dönemi'nde macera türünde yazılmış ilk romanlar olarak kabul edilir. Ayrıca Türk edebiyatında ilk polisiye roman kabul edilen "Esrar-Cinayet" romanını yazar.
Ahmet Mithat Efendi, "Jön Türk" romanında 1908 Meşrutiyeti hakkında bilgi verir. Bu roman aynı zamanda kendisinin son romanı olur. Türk edebiyatının ilk hikâye örneği kabul edilen Letaif-i Rivayet eseri de yine Ahmet Mithat tarafından kaleme alınır.
"Tercüman-ı Hakikat", Ahmet Mithat Efendi'nin çıkardığı en önemli gazetedir. Türk edebiyatında yayıncılık anlamında çok önemli bir yere sahiptir. Hüseyin Rahmi Gürpınar, Ahmet Rasim, Muallim Naci, gazetede yer alan yazarlardandır. Birçok şair ve yazar yazılarını burada yayımlar.
"Bedir", Ahmet Mithat Efendi'nin çıkardığı diğer bir gazete olup yalnızca 13 sayı yayımlanmıştır.
"Devir" gazete alanında çıkardığı eseridir. İlk sayısında kapatılan
bir gazete olarak bilinir.
"Dağarcık", Ahmet Mithat Efendi'nin dergi alanında çıkardığı eseridir. "Materyalizm"in işlendiği eserde felsefi konular da yer alır. Bu dergi, Ahmet Mithat'ın sürgüne gönderilmesine neden olur.
"Kırkambar", Ahmet Mithat
Efendi'nin sürgün yıllarında çıkardığı bir dergidir.
Roman
Felatun
Beyle Rakım Efendi
Hasan
Mellah
Hüseyin
Fellah
Paris'te
Bir Türk
Henüz
On Yedi Yaşında
Dünyaya
İkinci Geliş
Taaffüf
Dürdane
Hanım
Jön
Türk
Müşahedat
Yeniçeriler
Çengi
Yeryüzünde
Bir Melek
Çingene
Acaib-i
Âlem
Hikâye
Letaif-i
Rivayet
Kıssadan
Hisse
Oyun
Açık
Baş
Eyvah
Çengi
Yahut Dânış Çelebi
Çerkes
Özdenleri
Siyavuş
Gezi
Avrupa'da
Bir Cevelan
Ayrıca bakınız
Ayrıca bakınız
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder