İçerisinde
b, m, p, f, v dudak ünsüzleri olmayan sözcüklerle yazılan şiirlere lebdeğmez
(dudak değmez) şiirler denir. Halk şiirinde âşıklık geleneğinde başvurulan bir
edebi sanattır.
Bu edebiyatta şairlerin iki dudağı arasına bir iğne bırakılıp bu sesleri çıkaranın dudakları kanarmış. Bütün amaç dudakların birbiriyle temas etmesini önlemektir. Âşıklar bu şiirleri doğaçlama olarak söylerler. Aslında âşık atışması sonucunda çıkan bir söz sanatıdır.
Örnek 1
Âşıklar söylenen sözden alırsa
(Selmani)
Açıklama: Halk şiirinde âşıklık geleneğinde başvurulan bir edebi sanat olan lebdeğmez sanatı atışmalarda kendini göstermiştir. Bu sanatta en önemli kural da "b, m, p, f, v" dudak ünsüzlerinin bu şiirlerde yer almamasıdır. Yukarıdaki şiir de bu anlatılara uyumlu olduğundan şiirde lebdeğmez sanatından faydalanılmıştır.
Örnek 2
Her şey ne sıcaktı, her şey ne iyi
(Ahmet Kutsi Tecer)
Açıklama: Lebdeğmez sanatında bütün amaç dudak ünsüzlerini kullanmayarak dudakların birbiriyle temas etmesini önlemektir. Yukarıdaki dizelerde söz konusu dudak ünsüzleri olan "b, m, p, f, v" ünsüzleri şiirde yer almamaktadır.
Örnek 3
Güzel güzel diyarlardan geçerken
Açıklama: İçerisinde b, m, p, f, v dudak ünsüzleri olmayan sözcüklerle yazılan şiirlere ve bunun sonucunda ortaya çıkan sanata lebdeğmez sanatı denir, demiştik. Yukarıdaki dörtlükte de bu sesler yer almadığından şiirde lebdeğmez sanatından yararlanıldığı ortaya çıkmaktadır.
Ayrıca bakınız
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder