Sözlük anlamı "anlamak, soru, soru yoluyla anlamak"tır. Duygu ve düşüncelerin daha etkili olabilmesi için bunların soru sorma şeklinde dile getirilmesine istifham (soru sorma) denir.
Başka bir ifadeyle coşkulu bir olay anlatılırken cevap beklenmeden soru sorma
sanatıdır. İstifham (soru sorma) sanatının başlıca özeliklerini şöyle
sıralayabiliriz:
- Bu sanata
başvurmaktaki amaç anlamı güçlendirmektir.
- Hayret,
şaşırma, hayranlık, üzülme, nefret vb. duyguları soru şeklinde ifadede
istifham (soru sorma) sanatına başvurulur.
- İstifhamda yazar, sorduğu soruya cevap beklemez. Buna sözde soru
cümleleri de denir.
- Sözde, akıcılık, etkileyicilik ve çarpıcılık amacı güdülür.
- İstifham (soru sorma) sanatında en çok "yoksa, hangi, kim, kaç,
niçin" soru sözcükleriyle "mi" soru edatı kullanılır.
- Okuyucunun dikkatini sürekli kılmak için de istifham (soru sorma)
sanatına başvurulur.
- İstifham
sanatı da tecahülüarif sanatı da soru sorma şeklinde karşımıza çıkar.
İstifham sanatında kesinlikle sorunun cevabıyla ilgili herhangi bir ipucu
olmaz. Tecahülüarif sanatında ise okuyucuya sorunun cevabıyla ilgili bir
ipucu sezdirilir.
İstifham (Soru Sorma) Sanatına Örnekler
Örnek 1
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda
(M. Akif Ersoy)
Açıklama: Şiirde cevap beklenmeden duygu ve düşünceler soru sorma (istifham) yoluyla dile getirilmiştir. Şairin duygularını bu yolla işlemesinin temel nedeni etkililiği ön plana çıkarmaktır.
Örnek 2
Nedir bu handeler, bu işveler?
İşve: güzellerin nazlanma hali
Açıklama: Bâkî, bu dizelerde sevgiliyi tasvir etmektedir. Ruhsal açıdan sevgilinin tasviri söz konusudur. Sevgilinin nazı cilvesi üzerinde durmaktadır. Sevgilinin bu hallerini istifham (soru sorma) şeklinde dile getirmekte ama soruya herhangi bir cevap beklememektedir.
Örnek 3
Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın?
(Mehmet Akif Ersoy)
Açıklama: Akif, bu dizede düşüncesini etkili kılmak ve bir duygu atmosferi oluşturmak için istifham (soru sorma) sanatına başvurmuştur. Dizedeki ifadelerle "Kimse kazamaz." demek istemekte aslında soru şeklinde işlediği düşüncesine bir cevap da beklememektedir.
Örnek 4
Hani o, bırakıp giderken seni
(Orhan Seyfi Orhon)
Açıklama: İstifham (soru sorma) sanatında bazı soru kökleri çok fazla kullanılır, demiştik. Bu şiirde de "hani" sözcüğü çerçevesinde istifham (soru sorma) sanatı ortaya çıkmıştır. Şair düşüncesini etkili kılmak için bu yola başvurmuştur.
Örnek 5
Beni candan usandırdı cefâdan yâr usanmaz mı
(Fuzulî)
Şem: mum, ışık
Açıklama: Şiirde; akıcılık, etkileyicilik amaçlanmıştır. Şair, bir yakınmada bulunmuştur. Düşüncelerini soru yoluyla işlemiş ama soruya bir cevap beklememektedir. Yani istifham (soru sorma) sanatına başvurmuştur. "Usanmaz mı?", "Yanmaz mı?" sözcükleri de birer ipucudur.
Örnek 6
Tutabilir misin geçen zamanı
(Halim Yağcıoğlu)
Açıklama: Şair, geçen zamanın bir daha gelmeyeceğine dikkat çekmektedir. Düşüncesini etkili kılmak için soru yoluyla (istifham) düşüncelerini dile getirmiştir. Şair, sorduğu sorularda herhangi bir cevap beklememektedir. "Tutabilir misin?", "Dönebilir misin?", "Şaşmadın mı?" sözcükleri çerçevesinde istifham sanatı ortaya çıkmıştır.
Örnek 7
Günah, günah, hasad yerinde demet;
Merhamet, suçumdan aşkın merhamet!
Olur mu, dünyaya indirsem kepenk:
Gözyaşı döksem, Nuh tufanına denk?
(Necip Fazıl Kısakürek)
Açıklama: Şair, düşüncesini etkili kılmak için istifham (soru sorma) sanatına başvurmuştur. Günahlarından daha büyük bir merhamet bekleyen şair, büyük bir pişmanlıkla dergâhı ilahiden yardım ve istiğfar beklemektedir. Bu nedenle yaşadığı duygu selini yoğunlaştırmak için bu yola başvurmuştur.
Örnek 8
Demedim
mi nazlı yârim ben sana
Çok muhabbet tez ayrılık getirir.
Her zaman söylemiştim ben sana
Fazla gezen ayak bir gün pislik götürür.
Demedim mi nazlı yârim ben sana
(Ufuk Kelekahyası)
Açıklama: "Demedim mi?" sözcüğü çerçevesinde istifham sanatı ortaya çıkmıştır. Şair düşüncelerini etkili kılmak için bu yola başvurmuştur. "mi" soru eki, soruya bir cevabın beklenmemesi şiirde istifham sanatına başvurulduğunu gösteren ipuçlarıdır.
Örnek 9
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
(Mehmet Akif Ersoy)
Açıklama: İstiklal Marşımızdan alınan bu dizede düşünce soru sorma (istifham) şeklinde dile getirilmiştir. Şair, okuyucunun dikkatini çekmek coşkuyu yoğunlaştırmak için bu yola başvurmuştur. "Kimse beni esir edemez." demek istemekte, soruya bir cevap beklememektedir.
Ayrıca bakınız
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder