- Hindistan'da bir Türk devleti kuran Babür Şah
tarafından kaleme alınmış bir anı ve tarih eseridir.
- Çağatay Türkçesi ile kaleme alınmıştır.
- Babürname, pek çok dilde defalarca kez
basılmıştır.
- Şair, konuyu güncel ve sade bir üslupla
işlemiştir.
- Eser, 1531'de yayımlanmıştır.
Çağatayca
Yana men degen dek bu hattlarınnı bitip sen ve okumay sen, ne üçün kim eger
okur hayal kılsan edi, okuy almas edin. Okuy almagandın son elbette tagyir
berür edin. Hattınnı hud teşviş bile okusa boladur, veli [a]sru muglak tur.
Nesr mu'amma heç kişi körgen emes. İmlan yaman emes, egerçi hayli rast emes.
İltifat'nı ta bile bitip sen. Kulınc'nıya bile bitip sen. Hattınnı hudher tavr
kılıp okusa boladur, veli bu muglak elfazındın maksud tamam mefhum bolmaydur,
galiba hatt bitirde kahillıkın hem oşbu cihettindür. Tekellüf kılay dep sen. Ol
cihetten muglak boladur.
(…)
Türkiye Türkçesi
Dileklerim doğrultusunda mektuplar
yazıyorsun, ama yazdıktan sonra bunları bir kez daha okumuyorsun. Zira okumayı
düşünse idin okunamaz olduklarını görecek idin ve okuduktan sonra elbette
düzeltecek idin. Yazıların, zorlukla okundukları yanı sıra bilmece gibi
kalıyorlar. Nesrin, bilmece olacak şekilde tasarlandığı hiç görülmüş müdür?
İmlan fena değil ama tam doğru da değil. El yazın bir şekilde çözülebiliniyor,
İltifat'ı ta ile yazmışsın; kulunç'u da ya ile yazmışsın, ama bütün bu senin
bilmece gibi sözcüklerinle tamamen anlam da verilemiyor. Mektup yazmaktaki
zorlanmalarını galiba, fazla gösterişli yazmaya çalışmana bağlamak
gerekiyor.
(...)
Ayrıca bakınız
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder