Absürt
"saçma, anlamsız" anlamlarına gelir. II. Dünya Savaşı'ndan sonra
savaşın olumsuz sonuçlarının bir yansıması olarak ortaya çıkan özellikle
Fransa'da boy gösteren bilinmeyenlere, saçma kurgulara ve sembollere ağırlık
veren tiyatro türüne absürt (uyumsuz) tiyatro denir. İlk başlarda
saçma ve boş bir uğraş olarak görülür ve büyük tepki alır.
Absürt Tiyatronun Özellikleri
- Absürt (uyumsuz) tiyatro,
"nihilizm" (hiççilik) görüşüne dayanan bir tiyatro türüdür.
- Dadaizm ve sürrealizm akımından etkilenen
yazarların bu tiyatronun gelişmesinde büyük etkisi olmuştur.
- Absürt tiyatro; olay değil durum tiyatrosudur.
Bir öykü, süregelen bir olay bu tiyatro türünde bulunmaz.
- Absürt tiyatroda verilmek istenen mesaj açıkça
ifade edilmeyip seyircinin yorumuna havale edilir.
- İnsanın doğadan kopuşu, uyumsuzluğu izleyici
kesime bir şekilde sezdirme yoluna gidilir.
- Kahramanlar, mutsuz ve umutsuz kişiler olup bir
durumu değiştiremeyecek kadar aciz, pısırık ve pasif kişilerdir.
- Absürt (uyumsuz) tiyatroda zaman ve mekân
sınırlaması söz konusu değildir.
- Absürt tiyatroda her şeyi anlamak, canlandırmak
değil; ses, söz ve hareket düzeni önemlidir. Bunlar birbirleriyle alakasız
olabilir. Bu unsurlar çarpıcı bir şekilde sergilenir.
- Absürt tiyatro, klasik olay örgüsünü reddeder.
- Absürt (uyumsuz) tiyatroda olaylarda
serim, düğüm ve çözüm bölümleri dikkate alınmaz.
- Geleneksel tiyatronun kurallarına ve düzenine
bağlı kalınmaz. Dekor, reddedilir.
- Bu tiyatro metinlerinde karamsar, bunalmış
kişiler anlatılır.
- Yabancılaşma, uyumsuzluk ve iletişimsizlik absürt
tiyatro metinlerinin belirgin özelliklerini oluşturur.
Dünya edebiyatında
Godot'yu Beklerken (Samuel Beckett), Kel Şarkıcı (Eugene Lonesco); Türk
edebiyatında Canlı Maymun Lokantası (Güngör Dilmen) bu tiyatro türünün önemli
örnekleridir. Ayrıca Arthur Adamov, Jean Genet ve Harold Pinter
absürt tiyatro alanında öne çıkan diğer önemli kişilerdir.
Ayrıca bakınız
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder